Topluluk Röportajları: Dil Kültür Topluluğu

Dil Kültür Topluluğu yaklaşık 7 yıldır var olan bir topluluktur. Öncesinde şu anki Tarih Felsefe Topluluğu ile birlikte kurulmuş olup sonrasında konuları farklı olduğu için bağımsız bir topluluk haline gelmiştir. Bu süreçte Dil Kültür Topluluğu’nu çoğunlukla Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencileri yönetmiş fakat üyeleri bütün bölümlerden olmuştur. Son bir yıldır da topluluğu mevcut yönetim kurulumuz idare etmektedir.

Dil Kültür Topluluğu olarak edebiyat, dil ve genel kültür alanında birçok faaliyet yürütmekteyiz. Öncelikle son bir yıldır OLUŞ isimli dergimizi çıkarıyoruz. Henüz iki sayısını çıkardığımız OLUŞ’un her dönem yeni sayısını çıkarmaya devam ediyoruz. Bununla beraber her hafta ya kitap tartışma ya da film izleyip tartışma şeklinde etkinliklerimiz oluyor. Bu şekilde kitap ve filmleri eleştirel okuyup temellerindeki fikirler ve dönem tarihinin neler üzerine kurulu olduğu hakkında bilgi sahibi oluyoruz. Diğer bir faaliyetimiz her dönem farklı konularda iki ya da üç kez konferans düzenlememiz. Örneğin yaz döneminde Dünyada Türk İmajı ve Türk Mitolojisi üzerine 2 konferans ile Düşünme Becerileri Atölyesi gerçekleştirdik. Ayrıca her dönem şiir dinletisi de yapmaya çalışıyoruz. Bunların yanında üyelerimizle beraber zaman zaman sinemaya, tiyatroya yahut kahvaltıya da gidiyoruz.

Ekipte aktif olarak kaç üyeniz var? Üyeleriniz hangi bölümlerden? Ekibinizin üye yapısından bahseder misiniz?

Kitap ve film tartışmalarımız genelde 10-15 civarı üyemizle gerçekleşiyor. Konferans ve şiir dinletilerimiz daha kalabalık oluyor bu sayı elliye kadar yükseliyor. Tabi bunlar ortalama sayılar ve değişen kişiler. Dolayısıyla toplam 50-60 üyemiz aktif diyebiliriz. Tabi ansızın haydi kahvaltıya ya da sinemaya gidelim dediğimizde sayı değişebiliyor. Bölüm dağılımına baktığımızda şaşırtıcı bir şekilde Mühendislik Fakültesinde okuyan arkadaşlarımız daha fazla. Tabi Fen - Edebiyat, İktisadi ve İdari Bilimler ve Hukuk Fakültelerinde okuyan da birçok üyemiz mevcut.  OLUŞ Dergisi’ne yazı veren arkadaşlarımızın da bölüm dağılımı orantılı, her bölümden arkadaştan yazı almaya çalışıyoruz. Üye yapımıza bakıldığında elinden geldiğince okumaya çalışan yahut okumayı sevmeyip alışmaya çalışan eğlenceli arkadaşlarımız var. Özellikle kitap ve film tartışmaları tamamen öğrencilerden oluştuğu için gayet esprili bir ortam oluyor.
Yeni katılacak aday üyelere neler söylemek istersiniz? Ekibe katılmak için herhangi bir şartınız var mı?

Herhangi bir şartımız yok. Stantta ya da sonrada bize bir şekilde ulaşıp dahil olan arkadaşlarımızı Whatsapp grubumuza dahil ediyoruz ve zaten ortam.etu.edu.tr’den de paylaşıyoruz.  İsmimiz ve etkinliklerimizden yola çıkarak bizi sürekli ciddi şeyler tartışan, eğlenceli olmayan insanlar zannetmeyin. Dediğim gibi çok esprili bir ortamımız var ve çok güzel, beraber birçok aktivite gerçekleştirdiğimiz bir arkadaş grubumuz var. Ayrıca önerilere her zaman açığız. “Ben kitap okumayı sevmiyorum.” diyen arkadaşlar da korkamasınlar, birçok üyemiz de böyle, elbet seveceğiniz ve ilginizi çeken kitap ve etkinliklerimiz olacaktır. Ayrıca yukarıda da belirttiğimiz gibi sadece Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencilerinden değil birçok bölümden üyelerimiz var.

Henüz çok yeni olan OLUŞ Dergimizi her dönem çıkarmaya devam etmek öncelikli hedeflerimizden. Ayrıca yukarıda belirtilen aktivitelerin hepsini devam ettirmeyi ve onlara yenilerini eklemeyi düşünüyoruz. Örneğin, bu dönem içinde Türk Dilleri ile alakalı katılım belgesi de verebileceğimiz bir çalıştay yapmayı ve bahara doğru bir öykü atölyesi gerçekleştirip en iyileri dergimizde yayınlamayı düşünüyoruz. Etkinlik önerilerine de açığız.

Sadece bizim değil her alanda, her topluluğun gerçekleştirdiği konferanslar lisans eğitiminde de kariyer hayatında da faydalı olur. Özellikle farklı ve ilginç konularda konferans yapıyoruz ki insanlar biraz da olsa bölümlerinin dışına çıkıp nefes alabilsinler. Ayrıca yaptığımız tartışmalar ve diğer etkinlikler hepimizin sanat yönüne katkı sağladı. Beraber eleştirel düşünmeyi öğreniyoruz, entelektüel birikimimiz artıyor. Bütün bunlar lisansa da kariyer hayatımıza da katkı sağlıyor. Bunların hepsi vakit alan şeyler, doğru, bizim okulumuzun yoğun temposunda zaman zaman zorlanıyoruz ama öğrendiğimiz şeyler, kurduğumuz arkadaşlıklar ve üniversite hayatımızda bir şeyler üretmiş, iz bırakmış olmamız bu yoruculuğa katlanmamızı sağlıyor.