HABERİ PAYLAŞIN

Dilan Bildik

 

2017 Güz dönemi ortak eğitimimi Esen Sistem Entegrasyon’da GAG(Geniş Alan Gözetleme) Projesinde yaptım. Geniş alan gözetleme (GAG) sistemi, geleneksel gözetleme sistemlerine göre çok daha geniş alanların sürekli gözetlenmesine imkan sağlayan bir sistemdir. Balon platformuna entegre edilerek çalışacak olan GAG sistemi, sınır hattında geniş alanda gündüz sürekli gözetleme yapacaktır.

3,5 aylık ortak eğitim sürecim boyunca büyük bir projede çok yönlü işlerde görev alarak projenin işleyişi hakkında bilgi sahibi oldum ve hangi alanda çalışmanın beni daha mutlu edeceğine karar verdim. Bu süreç içerisinde Java ağırlıklı olmak üzere bir çok platform ve araç kullandım. Staj sürecim boyunca ekipteki herkes bana bir çalışanmışım gibi davrandı, anlamadığım konularda bana çok destek oldular ve aynı sorumlulukları yerine getirmemi beklediler. Yaptığım staj boyunca okulda öğrendiğim bilgileri pratiğe döktüm, burada amirlerimden yeni bilgiler edindim ve tecrübe kazandım. Stajımın sonunda Esen Sistem Entegrasyon’da yarı zamanlı çalışmaya başladım.

 

Büşra Karatay 

2017-2018 Güz döneminde 3. ve son ortak eğitimimi Almanya, Berlin’de Berlin Teknik Üniversitesi ve ona bağlı DAI-Labor isimli laboratuvarla işbirliği içinde olan GT-ARC (German-Turkish Advanced ICT Research Center) isimli araştırma merkezinde yaptım. Şirketin çalışma alanları ve iş ortamı sayesinde çok kısa sürede adapte olup, işimi benimseyebildim. Bunun yanında farklı bir ülkede olmanın hem çalışma disiplini olarak hem de kültürel olarak bana kattıklarının çok faydalı olduğunu düşünüyorum.

Burada yaptıklarıma gelecek olursak, şirketin CHARIOT isimli projesinde makine öğrenmesi Bileşeninden sorumluydum. Henüz başlangıç aşamasındaki bu proje, IoT konseptinde farklı türlerdeki tüm cihaz, teknoloji ve hizmetleri entegre edebilecek, ölçeklenebilir bir ara katman geliştirmeyi amaçlamaktadır. Bu geniş kapsamlı projede benim görevim de geliştirilecek sistemin makine öğrenmesi gereksinimlerini karşılayabilecek bileşeni tasarlamak ve staj süremin yettiği kadarıyla gerçeklemekti. Bunun ilk ayağı olan tasarım için uzun bir süre diğer birimlerle toplantılar, fikir alışverişleri, gereksinim analizi, literatür taramaları ve denemeler yaptım. Proje gereksinimlerine uygun olacak şekilde, kullanılması gereken ortam, programlama dili, hizmetler ve bileşenin yapısı belirlendiğinde Python dilinde Apache Spark ve gerekli kütüphaneleri kullanarak kodlamaya başladım. Bu süreçte profesyonel olarak bir ekibin parçası olmak, araştırmalar yapmak, yeni yöntemler kullanmak gibi kendi adıma bir çok farklı yönde çok faydalı işler yaptım. Böyle bir çalışma alanı ve ortamıyla ilgilenen tüm arkadaşlarıma tavsiye ederim.

 

Mert Atamaner 

Okulumuzun sağladığı en büyük olanaklardan biri olan Ortak Eğitim programı kapsamında Güz 2017 döneminde ETH Zürich’te Systems Group altında bulunan Safari Laboratuvarı'nda çalışma fırsatı buldum. Çalışma ortamımı tanıtmak gerekirse; Safari grubu bilgisayar mimarisi alanında tanınan Prof. Dr. Onur Mutlu tarafından yönetilmektedir.  Grubumuz dünyanın farklı yerlerinden gelen 2 post-doktora, 4 doktora, 2 yüksek lisans ve içinde benim de yer aldığım 6 stajyer olmak üzere, toplam 14 araştırmacıdan oluşmaktadır. Bunun yanında Carnegie Mellon, Bilkent ve TOBB üniversiteleri ile yapılan iş birlikleri sebebiyle daha geniş bir çalışan ağı mevcuttur. Yürütülen çalışmalar özellikle bellek sistemleri üzerinde yoğunlaşmış olsa da biyoenformatik ve güvenlik konularında da projeler devam etmektedir.

Ortak Eğitim süreci boyunca birçok proje içinde yer aldım ve iş birliği içinde bulundum. Genel olarak bu çalışmaları “process-in-memory” (PIM), test altyapısı ve biyoenformatik olarak gruplandırabilirim. PIM, bellek ağırlıklı uygulamaları hızlandırmak ve enerjiden kazanmak üzere geliştirilmiş ve verinin bulunduğu yerde işlenmesini sağlayan bir teknolojidir. Bu konuyla ilgili olarak Safari’de yürütülen “benchmarking” projesinin bir parçası oldum. Geniş bir kaynak taraması sonucunda elde ettiğimiz “benchmark” havuzundan PIM kullanarak kazanç sağlanabilecek fonksiyonları izole edip bunların karakterizasyonu üzerinde çalıştım. Donanım sayaçlarını kullanarak aplikasyon profillemeyi öğrendim.  Test altyapısı olarak laboratuvarımızda mevcut Ramulator ve SoftMC programlarının revizyonunda ve güncelleştirilmesinde çalıştım. Ramulator kapsamında daha kapsamlı bir trace üretimi altyapısı yazdım. SoftMC’yi ise yeni bellek teknolojilerine uyumlu hale getirmeye çalıştım. Biyoenformatik konusunda ise kendi projemi yürütmeye başladım. Popüler ve gelişmekte olan bir alt alan olarak “sequence alingnment” üzerinde yoğunlaştım. Basitçe “approximate string matching”  algoritmalarını paralelliği ve bellek yoğunluğunu kullanarak PIM metodolojisiyle hızlandırmaya çalıştım. Bu projeyi başarıyla sürdürmeye devam etmekteyim. Projelerimiz dışında haftalık beyin fırtınası ve okuma grubu etkinliklerimiz oldu. Bulunduğum süre boyunca iki etkinlikte de birer kez sunum yapma şansı buldum. Bu etkinliklerde akademik tartışmalara ve yeni fikirler üretmeye yoğunlaştık. Bunların yanı sıra Ortak Eğitimim sırasında önceki stajımdan beri devam eden bir projeyi sonlandırdım. Bu proje ikinci yazarı olduğum “Opcode Vector: an Efficient Scheme to Detect Soft Errors in Instructions” adlı makalede toplandı ve Microelectronics Reliability dergisinde kabul aldı.

Üçüncü ve son Ortak eğitimim olan bu dönemde çok şey öğrendim. Özellikle Safari’de bir hiyerarşi içinde çalışma yürütülmediği için herkesle eşit olarak orada bulunmam eşsiz bir deneyim oldu. Yaptığım işlerin pratikte kullanıldığını görmek ve iş birliği içinde araştırmalar yürütmek kişisel gelişimim için eşsiz bir fırsattı. Aynı zamanda çok yoğun bir çalışma ortamında bulunmak ve sürekli teknolojiyi, yapılan araştırmaları takip etmek akademik olarak daha yetkin biri olmamı sağladı. Sosyal olarak da kozmopolit bir yapı içerisinde olduğum için yeni kültürler tanıdım ve yabancı dilimi fazlasıyla pratik yaparak geliştirme fırsatı buldum. Sonuç olarak geleceğim için sağlam temel niteliğinde bir Ortak Eğitimi tamamladım.