Gazete ETÜ, TOBB ETÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Mezunlarından Hakkı Doğaner Sümerkan ile Röportaj Yaptı
7 YIL ÖNCE- Merhaba, öncelikle zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederiz. Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
Ben teşekkür ederim, adım Hakkı Doğaner Sümerkan. 2006’da TOBB ETÜ’de Bilgisayar Mühendisliği bölümünde lisans programına başladım. 2011 yılında mezun oldum. Daha sonra bölüm hocalarımızdan Doç. Dr. Oğuz Ergin’le birlikte çalışmak üzere TOBB ETÜ’de yüksek lisans programına başladım. 3 arkadaşımla birlikte Amerika’daki bir şirketle birlikte geliştirdiğimiz projeler üzerinde çalıştık. Daha sonra bir kurumun bursu kapsamında Berlin Teknik Üniversitesi’ne araştırmacı olarak 3.5 aylığına gittim. Bu süre içinde hem projemizi tamamladık hem de misafir olarak bir derse katıldım. Yine Doç. Dr. Oğuz Ergin’in önerisiyle doktora için Amerika’daki New York University ve Oğuz Hoca’nın da o dönem misafir öğretim üyesi olarak bulunduğu University of Notre Dame’e başvurdum, her ikisinden de kabul aldım ve University of Notre Dame’de bütünleşik doktora programına başladım. Orada master programını tamamladıktan sonra Türkiye’ye döndüm, 11 aydır da burada çalışıyorum.
- Bilgisayar mühendisliği bölümü mezunusunuz ve bu alanda çalışmaya da devam ediyorsunuz. Öncelikle neden bu alanı seçtiğinizden bahseder misiniz?
Liseden itibaren inşaat mühendisliği tercih etmeyi düşünüyordum, çünkü babam ve iki abim de inşaat mühendisiydi. Fakat tercih döneminde bir farklılık yaparak bilgisayar mühendisliği tercih etmeye karar verdim. Bilgisayar mühendisliği başlangıç aşamasında bir alt yapınız yoksa sizi zorlayabiliyor. Fakat ben sıkılıp kolay vazgeçen biri değilim, üzerine gitmeye devam ettim ve kararımdan da memnunum.
- Trabzonlusunuz, Trabzon ve Ankara birbirine mesafe olarak uzak olduğu gibi farklı kültürlere de sahipler. Ankara’ya alışmakta zorluk çektiniz mi? TOBB ETÜ’yü tercih etmek isteyen Trabzonlu hemşehrilerinize nasıl tavsiyelerde bulunursunuz?
Trabzon oldukça farklı bir kültüre sahip ve herhangi bir yere gittiğinizde o kültür farklılığını hissediyorsunuz. Bu durum başlarda zorlayıcı olsa da alışıyorsunuz ve bu farklılıklar da hayatınıza önemli değerler katıyor. Ben kendi değerlerimi de koruyarak yeni ortamlara alışmayı tercih eden bir insanım. Trabzon’da yaşayan öğrencilerin Trabzon dışına da çıkarak farklı kültürler tanımaları ve farklı bakış açıları kazanması gerektiğini, kültürel farklılıklardan korkmadan bunları değer olarak görmeleri gerektiğini düşünüyorum.
- Şu anda yaptığınız işten bahseder misiniz?
SimBT şirketinde çalışıyorum. Savunma sanayi için bilgisayar oyunlarına benzer simülasyon yazılımları üzerinde çalışıyoruz. ASELSAN, ROKETSAN, HAVELSAN gibi şirketlere askeri araçların kullanımı, arazi planları gibi konularda simülasyon yazılımları yapıyoruz.
- TOBB ETÜ mezunu olmanın yüksek lisans, doktora eğitiminizde ve daha sonrasında çalışma hayatında nasıl avantajlarını gördünüz?
TOBB ETÜ mezunu olmamış olsaydım yüksek lisans ve doktora yapmış olacağımı düşünmüyorum. Lisans hayatımda da başlarda böyle bir niyetim yoktu ama Oğuz Hoca’nın önerileri sayesinde yüksek lisans yaptım ve yine onun referansıyla doktoraya başladım. Sorumluluk bilinci taşıyan bir öğrenciydim ve bu fırsatları da değerlendirdim. Oğuz Hoca’yla tanışmasam böyle bir akademik kariyerim olmazdı diye düşünüyorum. Böyle hocalar başka üniversitelerde de olabilir fakat burası küçük bir üniversite ve öğrenci - akademisyen ilişkileri güçlü olan bir üniversite. Başka büyük üniversitelerde belki akademisyenlerle görüşme fırsatınız olmazken burada oldukça yakın ilişkiler kurabiliyorsunuz ve danışma, soru sorma, birlikte çalışma gibi fırsatlarınız oluyor. Bunun oldukça önemli bir avantaj olduğunu düşünüyorum.
- TOBB ETÜ lisans döneminizdeki ortak eğitimlerinizden bahseder misiniz?
Bizim dönemimizde şu andaki sistemden daha farklı bir sistem vardı. 1, 2 ve 3. sınıfın sonunda ortak eğitim yapılıyordu, şu andaki sistemde ortak eğitimler daha çok 4. sınıfa kaymış durumda ve bu sistemi daha başarılı buluyorum, ortak eğitimlere daha çok bilgiyle gidiyorsunuz. İlk ortak eğitimimi 1. sınıfın sonunda İstanbul’da Anadolu Sigorta’nın genel merkezinde yaptım, henüz akademik olarak öğrenmediğim konuları pratikte görmüş oldum, yeni şeyler öğrendim. 2. ortak eğitimimi Siemens’de yaptım ve daha sonra da 5 ay kadar part-time orada çalıştım. 3. ortak eğitimimi de Kasırga Bilişim’de yaptım, hem akademik hem de endüstriyel alanda ortak bir Ar-Ge projesinde çalıştım. Ortak eğitimlerimin güzel ve faydalı geçtiğini düşünüyorum.
- İş hayatında lisansüstü eğitiminizin size ne gibi artıları oldu?
Lisans eğitiminde ders ve projeler alıyordum fakat daha çok genel bilgiler öğreniliyordu. Lisansüstünde daha özel konulara odaklanıyorsunuz ve yüksek lisans yapmamış bir çalışana göre oldukça fazla alt yapınız oluyor bu sayede projelerin altından çok daha kolay kalkabiliyorsunuz. Akademik hayat ve endüstri genel olarak ayrı görülebiliyor fakat TOBB ETÜ’de lisansüstü eğitiminde endüstri alanı da dikkate alınıyor, projeler de hem akademik hem endüstri alanına hitap ediyor.
- Akademik kariyer düşünüyor musunuz, kariyer planınız nedir?
Endüstriyel alanda çalışmaya devam etmeyi düşünüyorum. Fakat TOBB ETÜ’de 2 ders vermiştim, bunun gibi deneyimler edinmeyi de isterim.
- TOBB ETÜ’de lisans ve yüksek lisansınızı yaptıktan sonra ABD’de doktora için bulundunuz. Bu süreçten ve Amerika’daki öğreniminizden bahseder misiniz?
Görüntü işleme üzerine dünyaca tanınan bir grupta, 3 boyutlu yüz tanıma üzerine çalıştık. Havalimanlarında, gümrüklerde 3 boyutlu veri toplayan sensörler kullanılıyor, biz de bunların algoritmaları üzerinde çalıştık. Hem de asistanlıklar yaptım, güzel deneyimler edindim.
- İş dışında kalan zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hafta içi oldukça yoğun oluyorum, boş zamanlarımda sinemaya gitmeye çalışıyorum. Uygun oldukça yamaç paraşütüne gidiyorum, beni rahatlatan en önemli hobilerimden biri. İnsanın çok sevdiği bir hobisinin olması gerçekten önemli, derslerin, projelerin, iş hayatının stresini atmanızı sağlıyor.
- Üniversite hayatınızı nasıl özetlersiniz?
TOBB ETÜ’de üniversite hayatı oldukça yoğun geçiyor. TOBB ETÜ’ye gelmek istiyorsanız geleceğe yönelik planlar yapıp gelmeniz gerekiyor. TOBB ETÜ amacı olan bir üniversite, kendi içinde bir dengesi olan yoğun bir üniversite. 1 yıllık çalışma deneyimi imkanı sunuyor ve bu da eğitimin sıkıştırılmasına neden oluyor.
- TOBB ETÜ’de okuyan öğrencilere, mezun olacaklara ya da tercih etmeyi düşünenlere neler söylemek istersiniz, ne gibi tavsiyeleriniz olurdu?
İlk tavsiyem TOBB ETÜ’nün sistemini bilerek ve bunları göze alarak gelmeleri. TOBB ETÜ’nün size boş zamandan daha iyi vaatleri var. Gerçekten iyi bir eğitim alıyorsunuz, bunu diğer üniversitelerden gelen öğrencileri de iş hayatında gördüğüm için rahatlıkla söyleyebilirim. Bunun karşılığında da fedakarlıklar yapmanız gerekiyor ama faydasını mezun olduktan sonra hissediyorsunuz.
- Zaman ayırdığınız için tekrar çok teşekkür ediyoruz, Gazete ETÜ adına çalışma hayatınızda da başarılar diliyoruz.
Röportaj: Merve İleri - TOBB ETÜ Psikoloji Lisans Programı
Fotoğraf: Şule Demir - TOBB ETÜ Psikoloji Lisans Programı